Şüphesiz herkes için başarı çok önemli. Hepimizin hayalleri var ve bu hayallerin sonunda da hep bir başarı hikayesi.. Ama birçoğumuz farklı sebeplerden bu hayallerimizden vazgeçiyoruz. Çoğu zaman bu hayalin kendisi değil vazgeçtiğimiz, karşılığında vazgeçmemiz gerekenler. Ve belki de o ilk adımı atamamamız. Genelde hayallerimizin peşinde koşmamıza engel olan bariyerlerin en başında gelen sebeplerden biri başarısızlık korkusu ve maalesef bir diğeri de konfor alanımızdan çıkma fikri. Özellikle girişimciliğin ve girişimcilerin önündeki engellerden bahsettiğimizde bu iki etken ağır basıyor sanırım. Yeni birşey deneyimlemeyi beraberinde getiren girişimciliğin kendi içinde bu yeni deneyimlerin getirdiği müthiş bir sürekli öğrenme ve gelişimin verdiği haz saklı aslında. Yeni fırsatlar, yeni insanlar, ve yeni bilgileri beraberinde getirecek olan hayalinizin peşinden koştuğunuz bu deneyim, karşılığında sizden konfor alanınızdan çıkmanızı bekliyor. Tüm bilgi ve tecrübenizi bir kenara bırakmadan ama her ne kadar yanınıza almış olsanız da bilmediğiniz bir çok soru ve sorun ile karşılacagınıza hazırlıklı olmanız gerekiyor. Konfor alanından çıkmayı göze alınca sahip oldugunuz tecrübelerinizle beraber ortaya yepyeni ve çok başarılı birşey çıkartmaya başladığınızı görmeniz, sabırla ve bebek adımları ile olacak ama olacak. Benim için çok değerli bir arkadaş ve yol gösterici olan sevgili Münteha Adalı da aynen böyle yaptı. Çok başarılı bir iş kadını olmasının yanı sıra girişimciliği sadece kendisi ile sınırlı tutmayıp, yıllardır farklı platformalarda ve özellikle kadın girişimlere destek verme motivasyonu ve vizyonu ile toplumsal fayda çalışmaları da yapıyor. Eski bir bankacı olan ve uzun yıllardır hizmet sektöründe faaliyet gösteren Münteha, son girişimi için konfor alanından vazgeçerek ortaya harika bir proje çıkarttı. Hayalinin fikir aşamasından itibaren gerçeklemesi sürecinde yeri gelmiş mimar yeri gelmiş aşçı olmuş Münteha ve her detayı ile keyifle uğraşarak muhteşem bir hikayesi olan bir otelin hayata geçmesine imzasını atmış. Etkilenmemek mümkün değil. Ama kendisine nispeten yabancı bir sektörde bir girişime başlayarak konfor alalından nasıl da vazgeçtiğini ve geceler gündüzler ile tarif edilen günün 24 saatini, diğer sorumluluklarını da bir kenara bırakmadan nasıl bu hayaline harcadığını da unutmamak lazım. 39 Kalamış’ın hikayesinden alıntıladığım aşağıdaki mesajlar ile, aslında bu yazıda paylaşmak istediğim fikirleri doğrulayan ve çok anlamlı bulduğum birkaç notu burada paylaşıyorum. Merak edenler 7 yıllık bu hikayeyi web sitesinden okuyabilirler.. https://39kalamis.com/hikayemiz/
Doğru zaman için beklemenin, zamana teslim olmanın güzelliğini farketmek lazım belki de..
Bu bana sabırlı olmanın ne kadar önemli olduğunu tekrar hatırlatıyor. Yeni başlangıçlar, bereket, vazgeçmeler.. aslında hepsi sonunda yeni kısmetlerin dönüm noktasına getiriyor bizi.
Hayalimizin peşinden giderken, birşeylerden vazgeçmeye hazır olmamız lazım.
Beklemeyi,dayanmayı,tüm koşulları hissetmeyi, moralinizi bozmamayı, hiçbir şey olmamış gibi yola devam etmeyi seçmenize rağmen, yara almaktan, canınızın yanmasından, gereksiz söylemleri duymaktan kendinizi koruyamayacagınız zamanlar olacaktır.
İşte konfor alanından çıkmaya hazır olup olmadığınızı kendinize sormak için çok da doğru bir soru bu belki de.. Bunlara hazır mısınız?
İlham alınabilecek, örnek bir girişimciden muhteşem bir hikaye..
Comentarios